Tebligat, belirli hukuki işlemlerden haberdar etmek için, ilgilisine, yetkili makamlar tarafından belli usuller çerçevesinde bildirim yapılmasıdır. Anlaşılacağı üzere tebligatın asıl amacı belirli işlemlerden etkilenecek olan kişiye bu durumun bildirilmesidir. Ancak tebligata bazı yasal sonuçlar (örneğin bir sürenin başlaması) bağlanabildiği için, bu yapılan bildirimi basit bir bildirim olarak görmek doğru olmayacaktır. Tebligatın geçerli tebligat olup olmayacağı kanunla belirlenmiştir.
Usulsüz Tebligat
Usulsüz tebligat kanunda belirtilen usullere uyulmadan yapılan tebligata denir. Usulsüz tebligat durumunda tebligat yapılmamış gibi hukuki sonuç doğurur. Usulsüz tebligatı öğrenen kişi tebligat konusunu öğrendiğini beyan ettiği anda tebligat yapılmış sayılır. İlgili kişinin öğrendiğini belli ettiği tarih tebliğ olunan tarih olarak sayılır.
Usulsüz Tebligat Halleri
Örneğin madde 11’e göre “Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Vekil birden çok ise bunlardan birine tebligat yapılması yeterlidir. Vekil aracılığıyla takip edilen işte tebligat sadece kişinin kendisine yapıldığında tebligat usulüne uygun olmayacaktır. Aynı zamanda tebligatın yapılacağı saat de önemli olup, avukat tarafından takip edilen işlerde tebligat büroya resmi çalışma gün ve saatleri içerisinde yapılmadı ise tebligat yine usulsüz olacaktır.
Tebligat Kanunu m.16 uyarınca “Kendisine tebliğ yapılacak şahıs adresinde bulunmazsa tebliğ kendisi ile aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır.” Bu hükme göre muhatabın adresinde annesine yapılan tebligat, usulüne uygun gözükse de muhatap annesi ile aynı evde oturmuyor ise usule aykırı tebligat söz konusu olacaktır. Tebellüğe yetkili olmayan bir kişiye tebligat yapılmasının sonucu olarak usulsüz tebligat postacının sorumluluğu altındadır. Ayrıca m. 22 uyarınca muhatap adreste bulunmuyor ise kendisiyle aynı evde yaşayan çocuğuna tebligat yapılabilmekle birlikte çocuğun en azından on sekiz yaşında ve ayırt etme gücüne sahip olması gerekir. On yaşındaki bir çocuğa yapılan tebligat da pekâlâ usulsüz tebligattır.
Tebligat Kanunu 21/1 Usulsüz Tebligat
Tebligat Kanunu 21/1 usulsüz tebligat hususunda uygulamada çok sık probleme yol açmaktadır. “Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.” Bu hükme göre tebligatta şu unsurlar birlikte yer almalı ve tebligat memurları sıralı işlemlere riayet etmelidir:
- Muhatabın bilinen en son adresine çıkartılan tebligatın muhatap ya da onun adına tebellüğe yetkili kimselerin adreste bulunmamaları ya da tebellüğden imtina etmeleri,
- Tebligatın muhtar, ihtiyar heyeti azası ya da zabıta imzasına teslim edilmiş olması,
- Gerçekleşen tüm bu hususların (adreste bulunamama nedeni, haber verilenin sıfatı ile ismini, tebligatın teslim edildiği makam ile haber verilen kişinin kim olduğu) hem tebligatı içeren belgeye hem de kapıya yapıştırılacak ihbarnameye anlaşılır bir şekilde yazılmış olması
- En yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya tebligatı alacak şahsa haber vermesi hususunun bildirilmesi,
- Muhatabın kapısına ihbarname yapıştırılmış olması.
Bu unsurlardan herhangi biri doğru bir şekilde gerçekleştirilmez ise Tebligat Kanunu 21/1 usulsüz tebligat halleri oluşacaktır.
18 Yaşından Küçüğe Tebligat Yapılabilir Mi?
Ayrıca TMK Madde 342 “Ana ve baba, velâyetleri çerçevesinde üçüncü kişilere karşı çocuklarının yasal temsilcisidirler” hükmü ve Tebligat Kanunu Madde 11 “Kanuni mümessilleri bulunanlara veya bulunması gerekenlere yapılacak tebligat kanunlara göre bizzat kendilerine yapılması icap etmedikçe bu mümessillere yapılır.” hükümleri gereğince 18 yaşından küçükler için kendisine tebligat yapılamayacağı açıktır. 18 yaşından küçükler için tebligat kanunen atanan kayyım varsa ona yoksa velisine yapılmalıdır.
Usulsüz Tebligat Sonuçları
Usulsüz tebligat direkt olarak geçersiz değildir. Usulsüz tebligat muhatap tarafından öğrenilirse bu andan itibaren tebliğ edilmiş kabul edilir. Muhatabın usule uygun yapılmayan tebliği öğrenme tarihi tebliğ tarihi sayılacaktır. Ancak usulsüz tebliğ muhatap tarafından öğrenilmedikçe herhangi bir sonuç doğurmaz. Örnek olarak tebligat yapılacak kişinin evde olmaması durumunda tebligat evdeki 18 yaş altı bir çocuğa yapılırsa yapılan bu tebligat usulsüz olacaktır. Muhatap bu tebligatı öğrendiğini bildirene kadar tebligatla ilgili olarak herhangi bir süre işlemez tebliğ herhangi bir sonuç doğurmaz.
Usulsüz Tebligat Şikayeti
Tebligatın usulsüz olarak yapılması muhatabın hak kaybına uğramasına yol açabilir. Bu şekilde tebligatın usulüne aykırı olarak yapılması kişinin bir hak kaybına uğramasına yol açtıysa muhatap tabligatın düzenlendiği idareye tebligatın usulsüz olduğunu bildirebilir. Ayrıca muhatap tebligatın usule aykırı olarak yapıldığını her türlü delille ispatlamak imkanına sahiptir.
Usule uygun olmadan yapılan tebligat İcra İflas Hukukuna ilişkin ise muhatap İİK 16/1 gereğince usulsüz tebligatın öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde bu durumu icra mahkemesine bildirmelidir. Ancak bu tebligat sonucu yapılacak işlemler kamu düzeninden ise 7 günlük süre kısıtlaması geçerli olmayacaktır. Örneğin bir ödeme emrinin usulsüz tebliğ edilmesi durumunda icra işlemleri yapılmış ve kişi hak kaybına uğramışsa bu durum kamu düzenine aykırılık teşkil ettiğinden süresiz şikayete tabi olacaktır.