Ataköy 7-8-9-10 Mah. D-100 Güney Yanyolu Nef 22 E Blok 9. Kat D:145 Bakırköy / İSTANBUL Tel : +905356887527
trende
KAMULAŞTIRMA NEDİR?

KAMULAŞTIRMA NEDİR ?
Kamulaştırma; devlet ve kamu tüzel kişileri tarafından, kamu yararının
gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel mülkiyette
bulunan taşınmaz malların tamamının veya bir kısmının, kanunla gösterilen esas
ve usullere göre, kendi mülkiyetlerine geçirilmesi veya üzerinde idari irtifaklar
kurulması işlemidir.
1982 Anayasası md.46 [Değişik: 3.10.2011]: Devlet ve kamu tüzel kişileri; kamu
yararının gerektirdiği hallerde, gerçek karşılıklarını peşin ödemek şartıyla, özel
mülkiyette bulunan taşınmaz malların tamamını veya bir kısmını, kanunla
gösterilen esas ve usullere göre kamulaştırmaya ve bunlar üzerinde idari
irtifaklar kurmaya yetkilidir.
2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu m.3: İdareler, kanunlarla ve Cumhurbaşkanlığı
kararnameleriyle yapmak yükümlülüğünde bulundukları kamu hizmetlerinin veya
teşebbüslerinin yürütülmesi için gerekli olan taşınmaz malları, kaynakları ve
irtifak haklarını; bedellerini nakden ve peşin olarak veya aşağıda belirtilen
hallerde eşit taksitlerle ödemek suretiyle kamulaştırma yapabilirler.
Kamulaştırma işlemleri 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’ nda belirlenen usul ve
esaslara göre yapılmaktadır. Kamulaştırma işleminin Anayasa’ya uygun olarak
gerçekleştirilebilmesi için belirli şartların mevcudiyeti gerekmektedir.
Kamulaştırmanın Şartları

  • Devlet ve kamu tüzel kişileri tarafından gerçekleştirilmesi
    Kamu tüzel kişiliği bulunmayan idareler ile özel hukuk gerçek ve tüzel kişilerinin
    kamulaştırma yapma yetkisi bulunmamaktadır. Kamu tüzel kişiler ise kendi görev
    alanlarına giren konularda kamulaştırma yetkisine sahiptir, görevli olmadığı bir
    hizmet veya teşebbüsün yürütülmesine yönelik kamulaştırma kararı alamaz.
    Nitekim Danışay’ın da bu hususta kararları bulunmaktadır.
    “Yükseköğretim Kurulunun, üst geçit ve kavşak yapmak konusunda
    kamulaştırma yetkisi yoktur.”(D6D, E.1984/195, K.1984/3035)
    “Köy tüzel kişiliğinin, köy hayvanlarının otlak yerine gitmelerini sağlamak
    amacıyla yol yapmak konusunda kamulaştırma yetkisi yoktur.”(D6D,
    E.1993/1354, K.1993/4626)
  • Kamulaştırmayı zorunlu kılan bir kamu yararının bulunması
    Kamulaştırma işleminin amaç unsuru kamu yararı olup kamu yararı dışında bir
    amaç güdülmesi kamulaştırma işlemini hukuka aykırı hale getirecektir.
  • Kamulaştırmanın konusunun özel mülkiyete konu olan taşınmaz olması
    Kamu malları kamulaştırılamaz. Ayrıca kamu tüzel kişilerinin özel mülkiyetinde
    bulunan taşınmazlar da kamulaştırılamaz.
    -Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin peşin ödenmesi
    Kamulaştırılan taşınmazın gerçek değeri peşin olarak ödenir. Ancak tarım
    reformunun uygulanması, büyük enerji ve sulama projeleri ile iskan projelerinin
    gerçekleştirilmesi, yeni ormanların yetiştirilmesi, kıyıların korunması ve turizm
    amacıyla yapılacak kamulaştırmalarda bedelin taksitle de ödenmesi mümkündür.
    Taksitlendirme süresinin 5 yılı aşmaması, taksitlerin eşit olarak ödenmesi ve
    taksitlerde kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz haddinin uygulanması
    gerekir. İstisnanın istisnası kamulaştırılan topraktan, o toprağı doğrudan doğruya
    işleten küçük çiftçiye ait olanların bedeli ise her halde peşin ödenir.
  • 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununda yer alan esas ve usullere uygun
    olarak işlemlerin yürütülmesi

    Kamulaştırma işlemi idari ve adli olmak üzere iki aşamada gerçekleşir.
    İdari aşama
  • Kamulaştırma bedeli için yeterli ödenek temin edilmesi
    Kamulaştırma bedeli için öncelikle yeterli ödenek temin edilmelidir. Yeterli ödenek
    temin edilmeden kamulaştırma işlemlerine başlanamaz.
  • Kamu yararı kararının alınması ve onaylanması
    Kamu yararı kararı ile kamulaştırma işleminin sebep unsuru belirlenmiş olur.
    Kamulaştırma Kanunu’nda kamu yararı kararı verecek makamlar gösterilmiştir.
    Kamulaştırma Kanunu’nun “Kamu yararı kararı verecek merciler” Başlıklı 5.
    Maddesine Göre: “Kamu yararı kararı verecek merciler şunlardır:
    a) Kamu idareleri ve kamu tüzelkişileri;
  1. 3 üncü maddenin ikinci fıkrasında sayılan amaçlarla yapılacak kamulaştırmalarda
    ilgili bakanlık,
  2. Köy yararına kamulaştırmalarda köy ihtiyar kurulu,
  3. Belediye yararına kamulaştırmalarda belediye encümeni,
  4. İl özel idaresi yararına kamulaştırmalarda il daimi encümeni,
  5. Devlet yararına kamulaştırmalarda il idare kurulu,
  6. Yükseköğretim Kurulu yararına kamulaştırmalarda Yükseköğretim Kurulu,
  7. Üniversite, Türkiye Radyo – Televizyon Kurumu, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek
    Kurumu yararına kamulaştırmalarda yönetim kurulları,
  8. Aynı ilçe sınırları içinde birden çok köy ve belediye yararına kamulaştırmalarda ilçe
    idare kurulu,
  9. Bir il sınırları içindeki birden çok ilçeye bağlı köyler ve belediyeler yararına
    kamulaştırmalarda il idare kurulu,
  10. Ayrı illere bağlı birden çok kamu tüzelkişileri yararına kamulaştırmalarda
    Cumhurbaşkanı,
  11. Birden çok il sınırları içindeki Devlet yararına kamulaştırmalarda Cumhurbaşkanı.
    b) Kamu kurumları yararına kamulaştırmalarda yönetim kurulu veya idare meclisi,
    bunların olmaması halinde yetkili idare organları,
    c) Gerçek kişiler yararına kamulaştırmalarda bu kişilerin, özel hukuk tüzelkişileri
    yararına kamulaştırmalarda ise; yönetim kurulları veya idare meclislerinin, yoksa yetkili
    yönetim organlarının başvuruları üzerine gördükleri hizmet bakımından denetimine bağlı
    oldukları köy, belediye, özel idare veya bakanlık
    Kamu yararı kararının onaylanması gerekliliği Kamulaştırma Kanununun 6.
    maddesinde düzenlenmiştir.
    Kamulaştırma Kanunu’nun “Onay mercii” Başlıklı 6. Maddesine Göre:
    Kamu yararı kararı;
    a) Köy ihtiyar kurulları ve belediye encümenleri kararları, ilçelerde kaymakamın,
    il merkezlerinde valinin,
    b) İlçe idare kurulları, il daimi encümenleri ve il idare kurulları kararları, valinin,
    c) Üniversite yönetim kurulu kararları, rektörün,
    d) Yükseköğretim Kurulu kararları, Kurul başkanının,
    e) Türkiye Radyo – Televizyon Kurumu yönetim kurulu kararları, genel müdürün,
    f) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Yönetim Kurulu kararları, Yüksek
    Kurum Başkanının,
    g) Kamu kurumları yönetim kurulu veya idare meclisleri veya yetkili idare
    organları kararları, denetimine bağlı oldukları bakanın,
    h) Gerçek kişiler veya özel hukuk tüzelkişileri yararına; köy, belediye veya özel
    idarece verilen kararlar, valinin, Onayı ile tamamlanır.
    Cumhurbaşkanı veya bakanlıklar tarafından verilen kamu yararı kararlarının
    ayrıca onaylanması gerekmez. Onaylı imar planına veya ilgili bakanlıklarca
    onaylı özel plan ve projesine göre yapılacak hizmetler için ayrıca kamu yararı
    kararı alınmasına ve onaylanmasına gerek yoktur. Bu durumlarda yetkili icra
    organınca kamulaştırma işlemine başlanıldığını gösteren bir karar alınır.
  • Kamulaştırılacak taşınmazın belirlenmesi
    Kamulaştırılacak taşınmaz belirlenir. İdare, kamulaştırılacak taşınmazın sınırını,
    yüzölçümünü ve cinsini gösterir, ölçekli planını yapar veya yaptırır ve taşınmaz
    malın malikini ya da zilyedini ve adresini, tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden
    veya haricen yaptıracağı araştırma ile belgelere bağlamak suretiyle tespit ettirir.
  • Kamulaştırma kararının alınması ve tapu siciline şerh verilmesinin
    istenmesi

    İdare kamulaştırma kararı aldıktan sonra kamulaştırmanın tapu siciline şerh
    verilmesini kamulaştırma konusu taşınmazın kayıtlı olduğu tapu idaresine bildirir.
    İdare tarafından şerh tarihinden itibaren altı ay içinde kamulaştırma bedelinin
    tespitiyle idare adına tescili isteğinde bulunulduğuna dair mahkemeden alınacak
    belge tapu idaresine sunulmadığı takdirde, bu şerh tapu idaresince resen sicilden
    silinir.
  • Öncelikle satın alma usulünün denenmesi
    İdarelerin tapuda kayıtlı olan taşınmaz mallar hakkında yapacakları
    kamulaştırmalarda satın alma usulünü öncelikle uygulamaları esastır. Buna göre
    idare kamulaştırma kararını aldıktan sonra, kanunda öngörülen esaslara göre ve
    konuyla ilgili uzman kişi, kurum veya kuruluşlardan da rapor alarak ve
    gerektiğinde Sanayi ve Ticaret Odalarından ve mahalli emlak alım satım
    bürolarından edineceği bilgilerden de yararlanarak taşınmaz malın tahmini
    bedelini belirlemek üzere kendi bünyesi içinden en az üç kişiden oluşan bir veya
    birden fazla kıymet takdir komisyonu görevlendirir. Ayrıca idare, tahmin edilen
    bedel üzerinden pazarlıkla satın alma ve trampa işlemlerini yürütmek ve
    sonuçlandırmak üzere kendi bünyesi içinden en az üç kişiden oluşan bir veya
    birden fazla uzlaşma komisyonu görevlendirir. İdare, kıymet takdir komisyonunca
    belirlenen tahmini bedeli belirtmeksizin, kamulaştırma bedelinin peşin veya
    duruma
    göre taksitle ödenmesi suretiyle ve pazarlıkla satın almak veya idareye ait bir
    başka taşınmaz malla trampa etmek istediğini resmi taahhütlü bir yazıyla malike
    bildirir. Malik veya yetkili temsilcisinin, bu yazının tebliğinden itibaren on beş gün
    içinde, kamulaştırılacak taşınmaz malı pazarlıkla ve anlaşarak satarak veya
    trampa isteği ile idareye başvurması halinde, uzlaşma komisyonunca belirlenen
    günde pazarlık görüşmeleri yapılır. Bu görüşmeler sonunda, kıymet takdir
    komisyonunca belirlenen tahmini bedeli geçmemek kaydıyla, bedelde veya
    trampada anlaşmaya varılması halinde, malik veya yetkili temsilcisi ve komisyon
    üyeleri tarafından imzalanan bir tutanak düzenlenir. Bu tutanak malikin devir
    beyanı ve tapuda idare adına yapılacak tescilin hukuki sebebi sayılır. İdarece,
    anlaşma tutanağının düzenlenmesinden itibaren en geç kırk beş gün içinde
    tutanakta belirtilen bedel hazır edilerek, idarenin anlaşma tutanağı ve
    kamulaştırma öncesi taşınmaz üzerindeki tüm takyidat ve haklardan
    arındırıldığını bildiren yazıya istinaden idare adına tapuya tescil veya terkin edilir.
    Tapuya resen tescil veya terkinden sonra kamulaştırma bedeli kendilerine ödenir.
    Satın alma usulü neticesinde anlaşma tutanağına istinaden tapuda yapılan tescil
    işlemi ile birlikte taşınmazın mülkiyeti idari aşamada idareye geçmiş olur. Bu
    şekilde idarece satın alınan veya trampa edilen taşınmaz mal, kamulaştırma
    yoluyla alınmış sayılır ve bu şekilde yapılan kamulaştırmaya veya bedeline itiraz
    davası açılamaz.
    ADLİ AŞAMA
    Kamulaştırmanın adli aşaması, satın alma usulünün başarısızlıkla sonuçlanması
    ile başlayan süreci ifade etmektedir. Kamulaştırılacak taşınmazın satın alma
    usulüyle elde edilmesinin mümkün olmaması durumunda idare, taşınmaz mal
    hakkında topladığı bilgi ve belgelerle yaptırmış olduğu bedel tespiti ve bu
    husustaki diğer bilgi ve belgeleri bir dilekçeye ekleyerek taşınmazın bulunduğu
    yer asliye hukuk mahkemesine
    başvurur. İdare, mahkemeden kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin peşin
    veya taksitle ödenmesi karşılığında taşınmazın adına tesciline karar verilmesini
    ister. Buna kamulaştırılan taşınmazın bedel tespiti ve idare adına tescili
    davası denmektedir.
    Asliye hukuk mahkemesi, idarenin başvuru tarihinden itibaren en geç otuz gün
    sonrası için belirleyeceği duruşma gününü, dava dilekçesi ve idare tarafından
    verilen belgelerin birer örneğini de ekleyerek taşınmaz malın malikine meşruhatlı
    davetiye ile tebliğ eder, malikin adresi belli değilse ilan yoluyla tebliğ eder. Malik
    bu tebligatlardan itibaren otuz gün içinde, kamulaştırma işlemine karşı idari
    yargıda iptal davası açabilir. Malik, iptal davası açmadan önce İYUK’ un 11.
    Maddesi uyarınca idareye işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya
    yeni bir işlem yapılması amacıyla başvurma hakkına da sahiptir. Kamulaştırma
    işlemine karşı iptal davasını, bu işlem nedeniyle doğrudan menfaati ihlal edilen
    taşınmaz maliki açabilir. İştirak halinde veya müşterek mülkiyette, paydaşların tek
    başına dava hakları vardır. Açılan davaların sonuçları dava açmayanları
    etkilemez. Dava duruma göre Danıştay’da veya taşınmaz malın bulunduğu yer
    idare mahkemesinde açılır. Görevli ve yetkili mahkeme yürütmeyi durdurma
    kararı verirse, asliye hukuk mahkemesi idari yargıda açılan iptal davasını
    bekletici mesele olarak kabul etmek zorundadır. Belirlenen duruşma gününde
    hakim, öncelikle taşınmaz malın bedeli konusunda tarafları anlaşmaya devam
    eder. Tarafların bedelde anlaşması halinde hakim, taraflarca anlaşılan bu bedeli
    kamulaştırma bedeli olarak kabul eder ve Kamulaştırma Kanunu’nun onuncu
    maddesinin sekizinci fıkrasının ikinci ve devamı cümleleri uyarınca işlem yapar.
    Belirlenen duruşma gününde taşınmaz malın bedeli konusunda anlaşma
    olmazsa hakim, mahallinde keşif yapmak ve Kamulaştırma Kanunu’nun 15.
    Maddesine göre seçilmiş bulunan bilirkişilere inceleme yaptırmak suretiyle
    kamulaştırma bedelini tespit
    eder. Mahkeme, tarafların üzerinde anlaştıkları kamulaştırma bedelinin ya da
    anlaşma olmaması halinde kendisinin belirlediği kamulaştırma bedelinin peşin ve
    nakit olarak veya taksitle ödeme koşullarının bulunması halinde ilk taksitin yine
    peşin ve nakit olarak davetiye ve ilanda belirtilen bankaya yatırılması ve
    yatırıldığına ilişkin makbuzun ibraz edilmesi için idareye on beş gün sür verir.
    Gereken hallerde bu süre mahkemece bir defaya mahsus olmak üzere
    uzatılabilir.
    Kamulaştırma bedelinin yatırıldığına ilişkin makbuzun ibrazı üzerine mahkemece
    taşınmazın idare adına tesciline ve kamulaştırma bedelinin hak sahibine
    ödenmesine karar verilir. Bu karar, tapuya ve parasının yatırıldığı bankaya
    bildirilir. Mülkiyetin idareye geçmesi, mahkemece verilen tescil kararı ile olur.
    Tescil hükmü kesin olup temyiz edilemez. Buna karşılık, tarafların kamulaştırma
    bedeline ilişkin mahkeme kararını istinaf ve temyiz etme hakları mevcuttur.
    KAMULAŞTIRMANIN HÜKÜM VE SONUÇLARI
    Kamulaştırma işlemi sonucunda taşınmazın mülkiyeti idareye geçer. Ayrıca
    malikin taşınmaz üzerindeki bazı hakları kısıtlanır. Malik tescil tarihinden itibaren
    taşınmaz malda yeni inşaat veya ekim yapamaz, mevcut inşaatta esaslı
    değişiklikler meydana getiremez, kendisinde yapılan tebliğden itibaren
    taşınmazını başkasına devir ve ferağ veya temlik edemez.
    KAMULAŞTIRMA KARARINA KARŞI DAVA
    Kamulaştırma işlemi bir idari işlem niteliğindedir. Anayasa’nın 125. Maddesine
    göre idarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolun açıktır. Dolayısıyla
    kamulaştırma işleminin iptali için de yargı yolu açık olup bu işlemlere karşı dava
    açılabilmektedir.
    Malik asliye hukuk mahkemesince bedel tespiti ve tescil istemiyle açılan davanın
    tebliği tarihinden itibaren 30 gün içerisinde kamulaştırma işlemine karşı idari
    yargıda iptal davası ve maddi hatalara karşı da adli yargıda düzeltim davası
    açabilir. Kamulaştırma işleminin iptali istemiyle duruma göre Daanıştay’da veya
    taşınmazın bulunduğu yerdeki idare mahkemesinde dava açılır. İştirak halinde
    veya müşterek mülkiyette, paydaşların tek başına dava hakları vardır. Açılan
    davaların sonuçları dava açmayanları etkilemez. Danıştay içtihatları uyarınca
    taşınmaz kiracısının kamulaştırma işlemine karşı dava hakkı bulunmamaktadır.
    İdare de kamulaştırma belgelerinin mahkemeye verildiği günden itibaren 30 gün
    içerisinde de maddi hatalara karşı adli yargıda düzeltim davası açabilir.
Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Bir Yorum Yazın

Hemen Ara