Ataköy 7-8-9-10 Mah. D-100 Güney Yanyolu Nef 22 E Blok 9. Kat D:145 Bakırköy / İSTANBUL Tel : +905356887527
trende

TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

16.09.2022
224
TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

TASARRUFUN İPTALİ DAVASI

Tasarrufun iptali davası, İcra ve İflas Kanunu m.277 ve devamında düzenlenmiş olup borçlunun alacaklılarına zarar veren bazı tasarruflarını, dava açan alacaklının alacağı ölçüsünde hükümsüz hale getirmeye yarayan davadır.

Tasarrufun İptali Davası Tarafları

Tasarrufun iptali davası alacağını icra takibi ile tahsil edemeyen ve borçlu hakkında aciz vesikası alan alacaklı tarafından açılır. Yani davacı taraf alacaklıdır. Davalı taraf ise alacaklıdan mal kaçırma saiki ile hareket eden borçlu ve mallarını devrettiği üçüncü kişidir.

Tasarrufun İptali Davasının Şartları

  • Alacaklı ve borçlu arasında gerçek bir borç ilişkisi olmalıdır. Gerçek borç ilişkisinin şart olmasının sebebi iyi niyetli olarak malı devralan üçüncü kişiyi hukuki olarak koruma altına almaktır.
  • Borç hakkında icra takibi başlatılmış ve kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ödeme emrine itiraz edilmişse itirazın iptali davası açılmadan bu yola başvurulamaz.
  • Borçlu hakkında aciz vesikası bulunması da dava şartlarındandır. Aciz vesikası davanın her aşamasında alacaklı tarafından mahkemeye sunulabilir. Eğer hacize çıkılmış fakat hacze kabil mal olmadığına ilişkin tutanak tutulmuşsa bu da aciz vesikası yerine geçmektedir. Dava başında geçici aciz vesikası sunulması durumunda daha sonraki aşamalarda kesin aciz vesikası sunulması zorunludur.
  • Tasarrufun iptali davasına konu olacak hukuki işlemin söz konusu borcun doğduğu tarihten sonra yapılması gerekmektedir.

Hangi Tasarrufların İptali İçin Dava Açılabilir?

İptal davasının konusu olabilecek tasarruflar İİK kanununda özel olarak üç ayrı grup halinde düzenlenmiştir.

1İİK 278. Maddesinde  Düzenlenen İptale Tabi Tasarruflar

Haciz yolu ile Takipte  kesin yada geçici aciz vesikasının alınmasından geriye doğru 2 yıl içinde, hacze konu borcun en eskisinin doğumu ile aciz vesikaları alınması tarihleri arasında yapılmış olması koşuluyla, mutat olmayan, ivazsız tasarruflar ve bağışlamalar iptale tabidir.

İflas Yolu İle Takipte iflasın açılmasından geriye doğru 2 yıl içinde, iflas masasına kabul edilen alacaklardan en eskisinin doğumu ile  iflasın açılması tarihleri arasında yapılmış olmak koşuluyla mutat olmayan ivazsız tasarruflar ve bağışlamalar iptale tabidir

Kanun koyucu maddede belirli tasarrufları özel olarak belirterek bu tasarrufların bu madde açısından bağışlama gibi değerlendirilmesini istemiştir. Bunlar;

*Karı ve koca ile usul ve füru, sıhren üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) hısımlar, evlat edinenle evlatlık arasında yapılan ivazlı tasarruflar,

*Akdin yapıldığı sırada, kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği akitler,

*Borçlunun kendisine yahut üçüncü bir şahıs menfaatine kaydı hayat şartıyla irat ve intifa hakkı tesis ettiği akitler ve ölünceye kadar bakma akitleri.

2-İİK 279. Maddesinde Düzenlenen İptale Tabi Tasarruflar

Kesin yada geçici aciz vesikasının alınmasından  geriye doğru 1 yıl içinde yapılması şartıyla ;

-Borçlunun teminat göstermeği evvelce taahhüt etmiş olduğu haller müstesna olmak üzere borçlu tarafından mevcut bir borcu temin için yapılan rehinler;
-Para veya mutat ödeme vasıtalarından gayrı bir suretle yapılan ödemeler;
Vadesi gelmemiş borç için yapılan ödemeler.

– Kişisel hakların kuvvetlendirilmesi için tapuya verilen şerhler.

Ancak bu maddeye dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davasında lehine tasarruf yapılan kişiye kurtulma şansı tanınmıştır. Bu tasarruflardan istifade eden kimse borçlunun hal ve vaziyetini bilmediğini ispat eylerse iptal davası dinlenmez.

3-İİK 280. Maddesinde Düzenlenen İptale Tabi Tasarruflar

Malvarlığı borçlarına yetmeyen borçlunun, alacaklılarına zarar verme kastıyla yapmış olduğu işlemler, işlemin zarar verme kastı ile yapıldığı ve borçlunun mali durumunun işlemin tarafı olan üçüncü kişi tarafından bilinmesi veya bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunması ile iptali isteyen kişi tarafından işlemin gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıl içinde icra takibi başlatılmış olması halinde iptal edilebilir.

Üçüncü kişinin borçlunun mali durumunu ve alacaklıya zarar verme kastının biliyor kabul edildiği özel durumlar :

Üçüncü şahıs, borçlunun karı veya kocası, usul veya füruu ile üçüncü dereceye kadar (bu derece dahil) kan ve sıhri hısımları, evlat edineni veya evlatlığı ise borçlunun birinci fıkrada beyan olunan durumunu bildiği farz olunur. Bu tasarruflardan istifade eden kimse borçlunun hal ve vaziyetini bilmediğini ispat eylerse iptal davası dinlenmez

Ticari işletmenin veya işyerindeki mevcut ticari emtianın tamamını veya mühim bir kısmını devir veya satın alan yahut bir kısmını iktisapla beraber işyerini sonradan işgal eden şahsın, borçlunun alacaklılarını ızrar kastını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kastıyla  hareket ettiği kabul olunur. Bu karine, ancak iptal davasını açan alacaklıya devir, satış veya terk tarihinden en az üç ay evvel keyfiyetin yazılı olarak bildirildiğini veya ticari işletmenin bulunduğu yerde görülebilir levhaları asmakla beraber Ticaret Sicili Gazetesiyle; bu mümkün olmadığı takdirde bütün alacaklıların ıttılaını temin edecek şekilde münasip vasıtalarla ilan olunduğunu ispatla çürütülebilir.

Tasarrufun İptali Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Tasarrufun iptali davasında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir.

Bu davalarla ilgili herhangi bir özel yetki kuralı getirilmemiştir. Dolayısıyla genel yetki kuralları uygulanacaktır. Borçlu veye üçüncü kişinin kişinin yerleşim yeri mahkemesinde dava açılabilmektedir.

Tasarrufun İptali Davasında Süre

Tasarrufun iptali davası, dava konusu işlemin yapıldığı tarihten itibaren 5 yıllık hak düşürücü süreye tabidir.

TASARRUFUN İPTALİ DAVASININ SONUÇLARI

Dava Reddedilirse :

Davayı kaybeden davacı yargılama giderlerini ve nispi vekâlet ücretini ve nispi karar ve ilam harcını ödemeye mahkum edilir.

Dava Kazanılırsa :

Davanın konusu taşınır ise alacaklı mahkeme kararını icra takip dosyasına sunarak söz konusu malın haczedilmesini ister.

Eğer davanın konusu alacağın temliki ise, mahkemece temlik alacaklısının  temlik aldığı alacağın tahsil etmiş olduğu kadarlık kısmını davacıya geri vermesine, tahsil etmediği kısımları hakkında da alacaklıya cebri icra yetkisi verilmesine karar vermelidir.

Davanın konusu taşınmaz ise, mahkemece bu taşınmaz üzerinde alacaklıya doğrudan cebri icra yetkisi vererek haczedilip satılmasına imkan verir.

Kazanılan davanın konusu rehin hakkı ise alacaklı bu rehin yokmuşçasına malı sattırabilir.

Eğer borçlu ile tasarrufa tabi işlemi yapan üçüncü kişi de söz konusu malları elinde çıkarmışsa artık iptal davası bu malların yerine geçen değere ilişkin olur. Bu halde iptal davasının davalısı bu değer oranında tazminata hükmedilir. Hükmedilecek tazminatın, alacak miktarını geçmemesi gerekir. İş bu tazminat kararı kesinleşmesi beklenmeden icra edilebilir bir karardır.

Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Bir Yorum Yazın

Hemen Ara