ZORLA GETİRME KARARI NEDİR?
Zorla getirme kararı , usulüne uygun olarak yapılan çağrı üzerine gelmeyen şüpheli veya sanık hakkında verilen bir hazır bulundurma yöntemi, bir diğer ifadesiyle ceza muhakemesi işlemidir. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu m.146’da düzenleme altına alınmış olup şüpheli veya sanık dışında şikayetçi, mağdur, bilirkişi, tanık gibi diğer muhakeme süjelerine karşı da uygulanabilir.
İfadesi alınacak yahut sorgusu yapılacaklara davetiye ile yapılan çağrıda, çağrıya uygun olarak gelmezlerse zorla getirme kararı verileceği CMK m.146’da açıkça düzenlenmiştir. Kendisine davetiye ile çağrı yapılmayan bir kimsenin zorla getirme yoluyla hazır bulundurulması usule ve yasaya aykırıdır.
Zorla getirme kararı içeriği hakkında karar verilen kimsenin kim olduğu, ilgili bulunduğu suç, gerektiği takdirde eşkali ile zorla getirilme kararının nedenlerini barındırır.
Zorla Getirme Kararı Verme Şartları
Zorla getirme kararı; ifade alma, sorgu veya başkaca işlemlerin (teşhis, keşif, imza örneği alınması vb.) gerçekleştirilebilmesi için uygulanan bir koruma tedbiridir. Koruma tedbirleri, ceza muhakemesinin yürütülmesi, delillerin muhafazası ve mahkemece verilecek hükmün infaz edilebilmesi amacıyla başvurulan tedbirleridir. Kişi özgürlüğüne müdahale içeren koruma tedbirlerine başvurmak için tedbirin niteliğine göre kanunda belirlenen koşulların gerçekleşmesi zorunludur.
Müşteki (şikayetçi), mağdur, şüpheli, sanık, tanık ve bilirkişi hakkında zorla getirme kararı verilebilmesi için şu şartların gerçekleşmesi gerekir (CMK 146):
- Hakkında tutuklama kararı verilmesi için yeterli neden olan kişi zorla getirilebilir.
- Yakalama emri düzenlenmesi için yeterli nedenler bulunan kişi zorla getirilebilir.
- İfade alma veya sorgu işlemi için çağrılıp da davete uymadığı takdirde zorla getirileceği tebliğ edilen kişi hakkında da zorla getirme kararı verilebilir.
Hangi Durumlarda Zorla Getirme Kararı Uygulanır?
Zorla getirme kararı CMK 146 uyarınca üç durumda uygulanabilir kılınmıştır:
- Sanık veya şüpheli hakkında tutuklama kararı verilebilmesi için yeterli nedenlerin bulunması,
- Sanık veya şüpheli hakkında yakalama emri düzenlenmesi için yeterli nedenlerin bulunması,
- Usulüne uygun olarak davetiyeyle çağrılan ifadesi alınacak veya sorgusu yapılacak kişinin çağrıya uymayarak gelmemesi.
Zorla Getirme Kararı Nasıl Uygulanır?
Tutuklama veya yakalama için yeterli nedenler varsa, zorla getirilme kararı verilmesi olanaklıdır. Ancak şüpheli veya sanık hakkında tutuklama veya yakalamayı gerektiren nedenler yoksa CMK’nın 145. maddesi uyarınca, önce uyarılı çağrı kağıdı daha sonra zorla getirilme kararı çıkarılmalıdır.
Şüpheli veya sanığın yetkili mercilerin önüne çıkarılması öngörülmüştür. Zorla getirilme kararı ile çağrılan şüpheli veya sanık, derhal bekletilmeden C. Savcısı veya hâkim ya da mahkeme önüne çıkarılıp ifadesi alınır veya sorguya çekilir. Şüpheli veya sanığın derhal yetkili mercilerin önüne çıkarılma olanağı yoksa örneğin uzakta bulunuyorsa, yol süresi hariç en geç yirmi dört saat içinde, çağıran hâkimin veya mahkemenin ya da C. Savcısının önüne götürülür ve sorguya çekilir veya ifadesi alınır. Yol süresi ile yirmi dört saatlik sürenin toplamı, aşılmamalıdır. Bu süreyi geçiren görevlilerin, ceza sorumluluğu söz konusu olur. Zorla getirme kararı ve yazısında gün verilmiş ise, şüpheli veya sanığın o tarihte ve belirlenen saatte, hâkim veya C. Savcısının önünde hazır bulundurulması zorunludur. Kolluk gücünün zorla getirilme kararındaki savsaması, TCK’nın 257. maddesinde öngörülen suçu oluşturur.
- Zorla getirme kararı, getirme için haklı görülecek bir zamanda başlatılması gerekir. Hazır bulundurulma günü ve saati belirlenmiş ise, bu durumun gözetilerek zorla getirilme başlatılmalıdır. Zorla getirmenin hükmü, şüphelinin ifadesinin alınmasının ya da sanığın sorguya çekilmesinin sonuna kadar devam eder.
- Zorla getirilme kararı yerine getirilmemiş ise, bunun nedenleri köy veya mahalle muhtarı ile kolluk görevlilerinin birlikte imzalayacakları bir tutanakla saptanır. Bu konuda bilerek gerçeğe aykırı tutanak düzenlemeleri ya da görevlerini savsamaları nedeniyle görevlilerin ceza sorumlulukları bulunmaktadır. Ayrıca maddeye göre de çağrıya rağmen gelmeyen tanık, bilirkişi, mağdur ve şikayetçi ile ilgili olarak da zorla getirme kararı verilebileceği belirtilmiştir.