HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI (HAGB)
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ceza yargılamasının uygulama alanına giren bir mahkeme kararıdır. Bu kararın verilmesine ve uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Ceza Muhakemeleri Kanunu’nda düzenlenmiştir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı sanık hakkında hükmedilen cezanın belirli bir denetim süresi boyunca açıklanmaması ve dolayısıyla sanık hakkında mahkûmiyet kararının hukuki sonuç doğurmaması anlamına gelir. Bu husus CMUK m. 231/5’in son cümlesinde “hükmün açıklanmasının geri bırakılması, kurulan hükmün sanık hakkında bir hukukî sonuç doğurmamasını ifade eder.” denilerek hüküm altına alınmıştır.
Denetim süresi boyunca hükmün açıklanmaması nedeniyle geri bırakma kararı bir nevi durma kararı niteliğindedir. Nitekim mahkûmiyet hükmü yazıldığı halde okunmayıp, okunması şartların ihlal edilmesi haline bağlı olarak ileri bir tarihe bırakılmaktadır.
Sanık HAGB kararında belirtilen şartları, denetim süresince yerine getirdiği takdirde sürenin sonunda mahkûmiyet hükmü açıklanmadan davanın düşürülmesine karar verilir. Ancak sanık denetim süresi içerisinde kendisine bildirilen ve kanunda öngörülmüş olan şartları ihlal ederse hüküm açıklanır ve sanık mahkûm edilir.
Önemle belirtmek gerekir ki HAGB kararının verilebilmesi için kanunda öngörülen şartların gerçekleşmesi gerekir. Mahkeme şartların varlığını re ‘sen denetler. Şartları yoksa hüküm açıklanır, eğer şartları varsa HAGB kararı verilir. Mahkeme kararında şartların varlığını gerekçelendirerek açıklar.
HAGB KARARI VERİLEBİLMESİNİN ŞARTLARI
- İki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasını gerektiren bir suç işlenmiş olmalı (CMK 231/5) : Hem adli para cezasını hem de hapis cezasını birlikte gerektiren suçlarda HAGB kararı verilemez. Suç ya hapis cezası ya da adli para cezası gerektiren bir suç olmalıdır. Kanun seçimlik bir ceza öngörmüş ise HAGB kararı süre şartını sağlaması koşuluyla uygulanabilir.
- Sanık daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûm edilmemiş olmalı (CMK 231/6) : Sanığın daha önce taksirli suçtan mahkûm edilmiş olması HAGB kararının verilmesine engel teşkil etmez. Önemli olan kasten işlenmiş bir suçtan mahkûmiyetin bulunmamasıdır. Ayrıca önemle belirtmek gerekir ki sanık hakkında başka bir suçtan takibat yapılıyor olması da mahkumiyet hükmü verilmediği sürece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını engellemez. Nitekim masumiyet karinesi nazara alındığında kişi hakkında henüz mahkûmiyet hükmü verilmediği sürece masumdur. Sanık hakkında başkaca cezai yargılama yapılması HAGB kararını etkilemez.
Önceki mahkûmiyete ilişkin koşul adli sicil kayıtları incelenerek değerlendirilir. Bu nedenle adli sicil kaydından silinmiş mahkûmiyet kararının HAGB kararına bir etkisi olmamaktadır. Öte yandan, silme koşulu gerçekleşmesine rağmen adli sicil kaydından silinmeyen mahkûmiyet kararları da HAGB kararı verilmesine engel olmamaktadır.
- Sanık mağdurun veya kamunun uğradığı zararı gidermelidir (CMK 231/6-c) : Ceza yargılamasında mağdurun zararı detaylı incelemelerle tespit edilmemekte, mağdurun zararı basit araştırmalarla tespit edilmektedir. Zira mağdur hukuk mahkemelerinden kalan zararlarının tazmin edilmesini isteme hakkına sahiptir. Burada mağdurun giderilecek zararı maddi zararıdır. Sanığın ve kamunun uğradığı zararlar aynen iade, eski hale getirme veya tazmin suretiyle giderilmelidir. Manevi zararlarda bu şart aranmaz. Herhangi bir zarar meydana gelmemişse bu koşul aranmaz. Sanık zararı denetim sürecinde taksitler halinde gidermeyi üstlenmişse de bu koşul sağlanmış kabul edilerek HAGB kararı verilir.
- Sanık HAGB kararını kabul etmelidir (CMK 231/6) : Hâkim sanığa HAGB kararının sonuçları açıklayarak bunu kabul edip etmediği sormalıdır. Sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını ve denetim sürecine girmeyi istemeyebilir.Bu durumda HAGB kararı verilmez ve hüküm açıklanır.
- Suç Anayasanın 174. maddesiyle korunan inkılap kanunlarında yer alan suçlardan olmamalı(CMK 231/6)
- Mahkemede sanığın suç işlemeyeceğine dair kanaat oluşmalıdır: Yargılama sırasında sanığın tutum ve davranışları değerlendirilerek akla ve mantığa uygun gerekçelerle sanığın tekrar suç işlemeyeceğine kanaat getirilmesi halinde HAGB kararı verilebilir.
- Denetim sürecinde ikinci bir suç işlenmemesi gerekir (CMK 238/1): Denetim süreci içinde kasıtlı olarak ikinci bir suç işlenmesi halinde ilk suçta verilmiş olan HAGB kararı ikinci suç için HAGB kararı verilmesini engelleyeceği gibi ilk suç için verilmiş olan hüküm de açıklanır. Bu nedenle sanığın denetim süresi boyunca kasıtlı olarak ikinci bir suç işlememesi gerekir.
HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASININ SONUÇLARI
- Mahkûmiyet kararı sanık için hukuki sonuç doğurmaz: Bu nedenle hüküm infaz edilmez. Hüküm açıklanmadığı için hükme karşı istinafa başvurulamaz. Ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararıyla birlikte sanık hakkında TCK’nın 53, 54 ve 55. maddelerinde düzenlenen belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya, müsadereye ve güvenlik tedbirlerine karar verilebilir.
- Hüküm kesinleşmez, adli sicile işlemez: Açıklanmayan hüküm kesinleşmez ve adli sicile işlemez, tekerrüre esas alınmaz. Kişinin sanık sıfatı devam eder. Dava derdest olur. HAGB kararı hukuk mahkemelerini bağlamaz.
- Yargılama giderleri sanığa yükletilir: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğinde sanık hakkında hükmolunan mahkûmiyet açıklanmasa bile kararın verildiği yargılamaya ilişkin masraflar ile vekâlet ücretleri sanığa yükletilir.
- Açıklanması geri bırakılan ceza ertelenemez, seçenek yaptırımlara çevrilemez
- HAGB kararı bunlara özgü sisteme kaydedilir: Denetim sürecinin sonuna kadar bu karar varlığını sistemde kayıtlı olarak korur. Bu kayıtlar ancak soruşturma ve kovuşturmaya bağlı olarak Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafında istenirse belirtilen amaç için kullanılabilir.
DENETİM SÜRESİ
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ardından, hükmün açıklanıp açıklanmayacağına ilişkin sonucun belirlenmesini sağlayan denetim süreci başlar. Bu süre 5 yıldır. Nitekim CMK m. 231/8 madde hükmünde “Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tâbi tutulur.” denilerek bu süre kanun tarafından belirlenmiştir. Ancak ÇKK m. 23’te çocuklar için bu süre 3 yıl olarak öngörülmüştür.
Denetim süresi boyunca kişi kasıtlı bir suç işlerse açıklanması geri bırakılan hüküm açıklanır ve sanık hüküm gereği mahkûm edilir. Bu nedenle sanığın beş yıllık denetim süresince kasıtlı bir suç işlememesi gerekir. Aksi takdirde sanık hakkında tekrar HAGB kararı verilemeyeceği gibi, HAGB kararıyla geri bırakılan mahkûmiyet hükmü açıklanır, bu hükümle beraber ikinci mahkûmiyet hükmü de infaz edilir. CMK m. 231/8’in ikinci cümlesinde bu husus; “Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez.” denilerek belirtilmiştir.
DENETİM TEDBİRLERİ
İşlediği suç nedeniyle verilen hükmün açıklanması geri bırakılan sanık hakkında denetim sürecinde bir yıldan fazla olmamak koşuluyla mahkemenin belirleyeceği süreyle denetimli serbestlik uygulanabilir. Denetimli serbestlik tedbiri olarak sanığın;
- Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde, meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla bir eğitim programına devam etmesine,
- Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,
- Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına, belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine, karar verilebilir. (CMK m. 231/8 a, b ve c)
Önemle belirtmek gerekir ki HAGB kararı bir nevi durma niteliği taşıdığından denetim süresi içinde dava zamanaşımı da durur. Ancak denetim süresi içinde kasıtlı suç işlenmesi halinde, HAGB’ye konu suç için duran zamanaşımı bu suçun işlendiği tarihten itibaren işlemeye devam eder.
UZLAŞMA NEDENİYLE HÜKMÜN AÇIKLANMASININ GERİ BIRAKILMASI
Uzlaştırmaya tabi suçlarda öncelikle uzlaştırma yoluna gidilir. Uzlaşmanın sağlanması için mağdurun zararının giderilmesi şarttır. Mağdurun zararının giderilmesi ileri bir tarihe bırakılmışsa veya taksitler halinde giderilmesi kararlaştırılmışsa zarar giderilinceye kadar HAGB kararı verilir. Burada denetim süreci yoktur, zararın giderilmesine yönelik bir süreç vardır. Bu bakımdan uzlaşma nedeniyle HAGB kararı verilmesinin tek koşulu mağdurun veya kamunun uğradığı zararı tamamen gidermektir. Unutulmamalıdır ki suç uzlaştırma koşullarını taşımalı, uzlaştırmaya tabi olmalıdır. Uzlaştırma koşulları sağlanmış ise kovuşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz, açılmış davadan da feragat edilmiş sayılır.
Öte yandan, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla girilen denetim süresi içerisinde de uzlaştırma sağlanabilir. Bu durumda uzlaşma ile kamu davası sonuçlandırılabilir.
DENETİM SÜRECİNİN SONA ERMESİ
Denetim süresi boyunca kasıtlı olarak yeni bir suç işlenmediği ve denetim tedbirlerine uygun davranıldığı takdirde sürecin sonunda açıklanması geri bırakılan hüküm ortadan kaldırılır ve dava düşürülür. Düşme kararı bir hükümdür ve bu karara karşı istinafa başvurulabilir. (CMK 231/10)
HAGB’NİN GERİ ALINMASI
Sanık denetim sürecinde kasıtlı olarak suç işlerse veya denetim tedbirlerine uygun davranmazsa mahkeme hükmü açıklar ve sanık mahkûm edilir. Sanığın kasıtlı bir suç işlediği mahkeme kararıyla sabit olmalıdır.
Mahkeme, tedbirlere aykırı davranma nedeniyle hükmü açıklarsa, sanığın durumunu değerlendirerek cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir miktarın indirilmesine veya cezanın ertelenmesine yahut seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir hüküm tesis edebilir ( CMK 231/21)
HAGB KARARINA İTİRAZ
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması bir ara karar olduğu için bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamaz. Ancak bu karara karşı kararın öğrenildiği günden itibaren yedi gün içinde kararı veren mahkemeye itiraz edilebilir. Mahkeme itirazı yerinde görürse HAGB kararını kaldırır ve hükmü açıklar; yerinde görmezse üç gün içinde itirazı incelemeye yetkili mercie gönderir. İtiraz kanun yolu CMK m. 267-271’de düzenlenmiştir.
ÇOCUKLAR HAKKINDA VERİLEN HAGB KARARI VE DENETİM SÜRECİ
İşlediği suç nedeniyle yapılan yargılamada HAGB kararı verilen sanığın çocuk olması halinde denetim süresi 3 yıldır. Bunun yanı sıra HAGB kararı verilen çocuğun denetim altına alınmasına da karar verilebilir. Denetim altına alınan çocuğa denetimli serbestlik ve yarım merkezi şube müdürlüğü tarafından bir denetim görevlisi görevlendirilir. (ÇÇK m. 37-41) Denetim kararda öngörülen sürenin dolması ile sona eder. Tedbirden beklenen yararın sağlanması halinde bu süre dolmadan da kaldırılabilir. (ÇÇK m. 40)